Fatih Sultan Tekke

Trabzonspor’dan bir golcü geçti… Belki hayat, ona biraz daha fırsat tanısaydı; Kezman’ı haklı çıkarabilirdi!

Henüz 16 yaşında kendini fark ettirebilmişken, kadroda iyi futbolcuların çokluğundan ve agresifliğinden dolayı Altay’a gönderilerek başladı onun kariyeri.  Altay’da oynarken bir Çanakkale Dardanelspor  maçında kırılan ayağı belki onun futbol hayatını o yaşta bitirecekti ama genç yaşı ve çevresindekilerin desteği ile atlattı ve futbola dönebildi. Altay’dan döndüğü zaman yine olgunlaştığına kanaat getirilmedi ve bu sefer de Gaziantepspor’a kiralandı. Orada attığı goller, yaptığı asistler onu sonunda arzu ettiği formaya, renge kavuşturdu ve attığı goller yaptığı asistler ile hem aşık olduğu kulübe hem de kendi futboluna aşık olanlara en güzel gollerini seyrettirdi.

Ona her yer 61!

2004-2005 yılında attığı 31 golün yanında yaptığı 14 asist ona takımına para kazandırma fırsatı verip Rusya kapılarını açtı. Zenit’e gittiğinde adından çabuk söz ettirdi ve Zenit ile ilerleyen yıllarda Rusya Premir Lig Şampiyonluk Kupasını, Uefa Kupasını ve Avrupa Süper Kupasını kazandı. Zenit – Glasgow Rangers Uefa Kupası Finali sonrası uefa.com’da sitenin okurları tarafından maçın adamı seçildi. Daha sonra sırasıyla Rubin Kazan, Beşiktaş, Ankaragücü ve Orduspor’da forma giyerek bir televizyon programında futbolu bıraktığını açıkladı.

Kariyerinde attığı tam 162 gol var. Onun attığı gollerin en önemli özelliği galiba zor şeyleri basite indirgeyerek kimsenin tahmin etmediği şekilde atıyor olmasıydı. Zenit’de oynarken aynı takımda forma giydiği Hollanda Eredivisise, Premier Lig, La Liga tecrübeleri olan ülkemizde de bir dönem Fenerbahçe forması giyen Mateja Kezman, onun için şöyle demişti:

O çok yetenekli bir oyuncu. Ben onun kadar yetenekli olsaydım çok uzun yıllardan beri Real Madrid’de forma giyiyor olurdum

Bu belki de kendi ülkemiz de yine hak ettiği saygıyı veremediğimiz hissini uyandıran en önemli cümlelerden birisi oldu. Gerekli saygıyı gösterip gerektiği kadar değer verdik mi bilemem ama boyu 1.78 olmasına rağmen attığı kafa golleri, attığı aşırtmalarda ki futbol aklı, saha içinde ki liderliği onu unutulmazlar arasına koyacağı kesin. O kadar genç yaşta o ağır sakatlıkları yaşamasa Kezman’ın dediği seviyeye gelebilir miydi bilinmez ama her golcü muhabbetin de ismi daha da çok geçebilirdi…

Huzurlarınız da Fatih Tekke, nam-ı değer Fatih Sultan Tekke…