Pages

9 Haziran 2014 Pazartesi

Grup: E

E grubunda Honduras, Ekvator, İsviçre ve Fransa bulunuyor...

FRANSA

Fransızlar takımlarından ya nefret ediyorlar ya da çok seviyorlar. Son dört turnuvada sürekli en iyi ve en kötü arasında gidip gelen takımın ayakları bu kez yere basıyor, karizmatik hocası ve genç oyuncularıyla Euro 2016 öncesi etkileyici bir şeyler göstermeyi vaat ediyorlar...



Goalkeepers: Mickael Landreau (Bastia), Hugo Lloris (Tottenham), Stephane Ruffier (Saint-Etienne) Defenders: Lucas Digne (Paris Saint-Germain), Patrice Evra (Manchester United), Laurent Koscielny (Arsenal), Eliaquim Mangala (Porto), Mamadou Sakho (Liverpool), Raphael Varane (Real Madrid), Mathieu Debuchy (Newcastle), Bacary Sagna (Arsenal) Midfielders: Blaise Matuidi (Paris Saint-Germain), Rio Mavuba (Lille), Paul Pogba (Juventus), Moussa Sissoko (Newcastle), Yohan Cabaye (Paris Saint-Germain), Clement Grenier (Lyon), Mathieu Valbuena (Marseille) Forwards: Loic Remy (Newcastle), Franck Ribery (Bayern Munich), Karim Benzema (Real Madrid), Olivier Giroud (Arsenal), Antoine Griezmann (Real Sociedad)
Goalkeepers: Mickael Landreau (Bastia), Hugo Lloris (Tottenham), Stephane Ruffier (Saint-Etienne)
Defenders: Lucas Digne (Paris Saint-Germain), Patrice Evra (Manchester United), Laurent Koscielny (Arsenal), Eliaquim Mangala (Porto), Mamadou Sakho (Liverpool), Raphael Varane (Real Madrid), Mathieu Debuchy (Newcastle), Bacary Sagna (Arsenal)
Midfielders: Blaise Matuidi (Paris Saint-Germain), Rio Mavuba (Lille), Paul Pogba (Juventus), Moussa Sissoko (Newcastle), Yohan Cabaye (Paris Saint-Germain), Clement Grenier (Lyon), Mathieu Valbuena (Marseille)
Forwards: Loic Remy (Newcastle), Franck Ribery (Bayern Munich), Karim Benzema (Real Madrid), Olivier Giroud (Arsenal), Antoine Griezmann (Real Sociedad)
Sonbaharda oynanan play-off maçlarının ilk ayağı Fransa için hüsranla sonuçlandığında L’Equipe gazetesi ‘Tarihin en kötü Fransa takımı?’ diye yakınıyordu. Güney Afrika’daki Dünya Kupası’nda kötü halde bıraktıkları takımın daha kötüye gittiğine şahit olduklarını düşünüyorlardı, zira Ukrayna deplasmanında alınan 2-0’lık yenilgi eski defterlerin yeniden açılmasına sebep olmuştu. Ama genç ve uluslararası tecrübesi eksik oyuncuların iskeletine yerleştiği takım ikinci maçta görkemli bir galibiyetle Brezilya vizesi alınca sular duruldu.
Daha önce şartları ölçütünde dibi gören ülke, şimdilerde mevcut takımın ederine tav olmuş durumda. Zidane ve arkadaşlarının şampiyonluk ve final başarısını beklemiyorlar ama Deschamps’ın takımının geçmişte olduğu gibi başları öne eğdirmeyeceği kesin. Nitekim takım içi huzuru öne alan genç hoca, oldukça başarılı bir sezon geçirmesine karşın Samir Nasri’yi turnuvaya götürmüyor.
Çok sayıda genç futbolcunun yer aldığı oyuncu grubuyla Fransa’da düzenlenecek olan Euro 2016 öncesinde yüksek kaliteli bir kadro çekirdeğine sahipler. Her pozisyon için alternatifleri var ve iki yıl içinde birçok oyuncunun gelişim göstereceğine şüphe yok. Turnuva öncesinde en ciddi soru işareti savunma hattında görünürken Didier Deschamps’ın turnuvaya yalnızca üç forvet oyuncusuyla gidiyor olması da 4-3-3’te ısrar edeceğinin göstergesi. Başta Ribery olmak üzere yeterince kaliteli yaratıcı kanat oyuncularına sahipler ama takımın mevcut yapısında gol yükü santrforun üzerine yıkılabilir.
İyi top yapan ve oyunu kontrol etmek isteyen bir takım görüntüsündeki Fransa’nın orta sahası oldukça formda ve diri oyunculardan oluşuyor. Matuidi, Pogba ve Cabaye ile turnuvanın en hareketli, en işlevsel orta sahalarından birine sahipler. Her mevkinin asının niteliğine yakın alternatifinin bulunması orta sahada da Deschamps’ın işini kolaylaştıracak olsa da Fransa’nın gücü, isminin ardında kalabilir. Ama en azından bu kez adları skandallarla anılmayacak ve kendi standartlarını aşmaya çalışan oyuncu grubu, muhtemelen ülkeyi kendine razı edecek.
Takımın Yıldızı
Frank RiberyAlmanya 2006’da İtalya’ya karşı oynanan finale ilk 11’de çıkarken henüz 23 yaşında toy bir futbolcu olan Franck Ribery için şimdi her şey farklı. Futbolunun en olgun döneminde ve bundan sonra bir başka turnuvada daha Fransa Milli Takımı’nın ilk 11’inde olması uzak ihtimal görünüyor. Geçtiğimiz Şubat ayında 31 yaşını dolduran süper yıldız, Bayern’de geçirdiği bir başka başarılı sezonun ardından genç oyuncu grubuna liderlik etmek üzere Brezilya’da olacak. Benzema ve Evra’yla birlikte uluslararası tecrübesi yüksek oyunculardan biri olması Fransa adına önemli. Üstelik artık ağır abiler yok ve Deschamps’ın takımında hücumlar sürekli onun tarafından şekilleniyor. Yine de onun en iyisini sahaya koyması yetmez, beklentiler ışığında takımı da kendi seviyesine çekmesi gerekiyor. Ama Dünya kupasında yok!
Gözler onda
FOOTBALL : France vs Uruguay - Coupe du Monde -20 - Istanbul - 13/07/2013Juventus’un yıldızı Paul Pogba, geçen yaz ülkemizde düzenlenen U20 Dünya Kupası’nı şampiyon tamamlayan Fransa Milli Takımı’na kaptanlık yapmıştı. Bünyesinde üst düzey atletizm, top tekniği ve gol becerisinin birleştiği oyuncu için bu turnuva bir başka sıçrama tahtası olabilir. Uluslararası maç tecrübesi yaşının çok ilerisinde olan 1993 doğumlu orta saha oyuncusu artık dünya çapında tanınıyor, biliniyor. Birlikte oynadığı Matuidi ve Cabaye ile iletişimleri de oldukça başarılı, ancak bu üçlü arasında en fazla ekstra nitelik barındıran isim kuşkusuz Pogba. Genç yaşına karşın üzerinde oldukça ağır bir yük olacak, fakat bunun üstesinden gelebilir. Nitekim takımın oyun merkezi konumunda olan Pogba’nın göstereceği performans, belki de Fransa’nın performans eşiğini belirleyecek.
Teknik direktör
Didier DeschampsDidier Deschamps uzun süredir Fransa’nın ihtiyaç duyduğu karakter olabilir. Bilhassa 2010 Dünya Kupası’nda ayyuka çıkan takım içi sorunlar, hizipçilik ve disiplinsizlik ulusal takım ile ülke insanının arasını açmıştı. Ardından Laurent Blanc döneminde yaşanan skandallar ile medyanın iyiden iyiye speküle ettiği bir takım olmuşlardı. Şimdilerde ise Deschamps’ın sapmalara prim vermeyen tarzı ve karizması ile parçalar yeniden birleşti. Milli takımın tek ve tartışmasız lideri olan Deschamps soyunma odasına hâkim. Medyayla kurduğu mesafeli ilişki sayesinde işlerin yolunda gitmesi için kendisine gereken çalışma ortamını sağlarken yine de hayal tacirliği yapmaktan kaçınıyor. Kafasındaki oyun tarzı ve şablonu belli, zaten hareket alanı da pek geniş sayılmaz. Görünen o ki bundan sonrası oyunculara ait.
İSVİÇRE
Dünya Kupalarına art arda üçüncü kez katılan ve toplamda onuncu kez bu turnuvada boy gösterecek İsviçre 1954 yılında yakaladığı çeyrek final başarısını 60 yıl sonra tekrar etmek istiyor...
Goalkeepers: Diego Benaglio (Wolfsburg), Roman Buerki (Grasshopper), Yann Sommer (Basel) Defenders: Johan Djourou (Hamburg), Michael Lang (Grasshopper), Stephan Lichtsteiner (Juventus), Ricardo Rodriguez (Wolfsburg), Fabian Schaer (Basel), Philippe Senderos (Valencia), Steve von Bergen (Young Boys), Reto Ziegler (Sassuolo) Midfielders: Tranquillo Barnetta (Eintracht Frankfurt), Valon Behrami (Napoli), Blerim Dzemaili (Napoli), Gelson Fernandes (Freiburg), Gokhan Inler (Napoli), Xherdan Shaqiri (Bayern Munich), Valentin Stocker (Basel) Forwards: Josip Drmic (Nuremberg), Mario Gavranovic (Zurich), Admir Mehmedi (Freiburg), Haris Seferovic (Real Sociedad), Granit Xhaka (Borussia Monchengladbach)
Kaleciler: Diego Benaglio (Wolfsburg), Roman Buerki (Grasshopper), Yann Sommer (Basel)
Savunmacılar: Johan Djourou (Hamburg), Michael Lang (Grasshopper), Stephan Lichtsteiner (Juventus), Ricardo Rodriguez (Wolfsburg), Fabian Schaer (Basel), Philippe Senderos (Valencia), Steve von Bergen (Young Boys), Reto Ziegler (Sassuolo)
Orta sahalar: Tranquillo Barnetta (Eintracht Frankfurt), Valon Behrami (Napoli), Blerim Dzemaili (Napoli), Gelson Fernandes (Freiburg), Gokhan Inler (Napoli), Xherdan Shaqiri (Bayern Münih), Valentin Stocker (Basel)
Forvetler: Josip Drmic (Nürnberg), Mario Gavranovic (Zürih), Admir Mehmedi (Freiburg), Haris Seferovic (Real Sociedad), Granit Xhaka (Borussia Mönchengladbach)
Turnuva öncesi birinci torbadan kuraya girerek dikkatleri üzerine çeken İsviçre Milli Takımı Almanya ve İtalya liglerinden topladığı oyuncularla Dünya Kupası’na belki de geçmişte hiç olmadığı kadar güçlü bir kadroyla girecek. Elemelerde mağlubiyet yüzü görmeyen İsviçre en yakın rakibine 7 puan fark atarak turnuva biletini cebine koydu. Gökhan İnler’in liderliğinde Napolilerden oluşturulan orta sahanın ilerisine Bayern Münih’in yetenekli kanat oyuncusu Xerdan Xhaqiri ve Nürnberg’de gösterdiği performans sonucu Leverkusen’e imza atan Drmic’in yerleştirildiğini düşünürsek en azından kâğıt üzerinde doğru strateji ile alt edemeyeceği takım yok. Fransa’yı bir kenara koysak dahi Honduras ve Ekvador gibi karşılarına favori olarak çıkacağı iki takımın da olması en azından gruplardan çıkma konusunda zorlanmayacaklarının sinyali. Turnuva sonrası emekliye ayrılacak olan Ottmar Hitzfeld’in dünyanın en başarılı ilk üç teknik direktörü arasında yer aldığını da eklersek İsviçre’nin bu turnuvada sürpriz yapması için her şey hazır diyebiliriz.
shaqiri
Takımın yıldızı:
Takımın yıldızı düzenli olarak forma giymeyi başaramasa da Bayern Münih’in yetenekli kanat oyuncusu Xherdan Shaqiri. Guardiola eğitiminden de geçen minik dev sert şutları ve etkili kenar aksiyonlarıyla İsviçre’nin bu turnuvada en önemli kozu. Bayern Münih ile beraber 2012/13 sezonunda üç kupayı birden kaldıran Shaqiri’nin genç yaşta elde ettiği bu tecrübe Hitzfeld’in kırılma noktalarında en fazla ihtiyaç duyacağı ayrıntı. Bu sezon ligde 17 maçta forma giyen Shaqiri, 6 gol atıp 2 asist yaparak göz doldursa da Ribery ve Robben gibi oyuncuların gölgesinde kaldı. Dünya Kupası ise, formda olduğu dönemde dahi takımında yedeğe çekilmek zorunda kalan yetenekli kenar forvetin gerçek gücünü tüm dünyaya gösterme açısından iyi bir fırsat.
Gözler onda
Ricardo Rodriquezİsviçre Milli Takımı’nda bu sezon çıkış yapmış Josip Drmic gibi önemli yetenekler olsa da gözler sezon boyunca Wolfsburg’da muazzam bir bek performansı göstermiş Ricardo Rodriguez‘de olacak. 1992 doğumlu oyuncu bu sezon 34 maçın tamamında forma giyerek Bundesligada tek bir dakika dahi kaçırmadan oynadı ve attığı 5 golün yanı sıra aldığı penaltılar ve 9 asist ile göz doldurdu. Yüksek teknik kapasitesi ve isabetli pas oranının yanı sıra ileri çıkışlarıyla hücuma destek veren oyun karakteri, 22 yaşındaki genç oyuncuyu uluslararası bir yıldıza dönüştürebilir. Market değeri açısından Shaqiri ile beraber takımdaki en pahalı oyuncu konumunda olan Rodriquez İsviçre’nin son iki turnuvadan farklı olarak “Hücuma dönük” yapısının en önemli ayrıntısı.
Teknik direktör
ottmar hitzfeldSadece Almanya’da Bayern Münih ve Borussia Dortmund ile kazandığı 7 şampiyonluk ve iki farklı takımla Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kaldırması Ottmar Hitzfeld’i tanıtmaya yeter. Görece zayıf bir gruba düşmüş olsa da İsviçre’yi elemelerde namağlup olarak Dünya Kupası’na taşıyan teknik adam bir başka mucizeyi gerçekleştirmek için kolları sıvamış durumda. Turnuva sonrası emekli olacak olan Alman teknik adam, orta sıra takım olarak devraldığı Borussia Dortmund ile 1997 yılında başardığının benzerini “Son kez” tekrarlama şansına sahip. 2008 Avrupa Şampiyonası sonrası İsviçre’nin başına geçen Hitzfeld 4-4-2 ile savunma futbolu oynatmaya devam etse de artık 4-2-3-1 ile hücuma da yönelik yeni yapısının çatısını kurmuş durumda. Kupayı kazanmak belki hayal olsa da 1954 yılında gerçekleştirilen Dünya Kupası’nın en başarılı dönemini tekrar etmek onun mesleğindeki son görevi.
EKVATOR
Averajla Dünya Kupası biletini alan Ekvador’dan halkın beklentisi yüksek olsa da zayıf kadrosuyla çok da ileriye gidemeyecekleri açık

Goalkeepers: Alexander Dominguez (Liga de Quito), Maximo Banguera (Barcelona, Ecuador), Adrian Bone (El Nacional). Defenders: Gabriel Achilier (Emelec), Walter Ayovi (Pachuca), Oscar Bagui (Emelec), Frickson Erazo (Flamengo), Jorge Guagua (Emelec), Juan Carlos Paredes (Barcelona, Ecuador. Midfielders: Segundo Castillo (Al Hilal), Carlos Gruezo (Stuttgart), Renato Ibarra (Vitesse Arnhem), Fidel Martinez (Tijuana), Edison Mendez (Santa Fe), Christian Noboa (Dinamo Moscow), Luis Saritama (Barcelona, Ecuador), Antonio Valencia (Manchester United). Forwards: Jaime Ayovi (Tijuana), Felipe Caicedo (Al-Jazira), Jefferson Montero (Morelia), Joao Rojas (Cruz Azul), Enner Valencia (Pachuca), Michael Arroyo (Atlante)
Kaleciler: Alexander Dominguez (Liga de Quito), Maximo Banguera (Barcelona, Ecuador), Adrian Bone (El Nacional).
Savunmacılar: Gabriel Achilier (Emelec), Walter Ayovi (Pachuca), Oscar Bagui (Emelec), Frickson Erazo (Flamengo), Jorge Guagua (Emelec), Juan Carlos Paredes (Barcelona, Ecuador.
Orta sahalar: Segundo Castillo (Al Hilal), Carlos Gruezo (Stuttgart), Renato Ibarra (Vitesse Arnhem), Fidel Martinez (Tijuana), Edison Mendez (Santa Fe), Christian Noboa (Dinamo Moscow), Luis Saritama (Barcelona, Ecuador), Antonio Valencia (Manchester United).
Forvetler: Jaime Ayovi (Tijuana), Felipe Caicedo (Al-Jazira), Jefferson Montero (Morelia), Joao Rojas (Cruz Azul), Enner Valencia (Pachuca), Michael Arroyo (Atlante)
Grupta Uruguay’ın önünde 4. olarak turnuva bileti alma hakkı kazanan Ekvador bunu da +4 averajla başardı.  Toplamda sadece 20 gol atarak vize alan takımlar arasında en az gol atan ekip olma özelliğine sahip Ekvador’u izleyince göze çarpan ilk özellik ağır futbolları. Kendilerini maçın başında kapanmak zorunda hisseden takım skora göre kontratak futboluna dönebiliyor ancak bu taktik de tamamen kanat oyuncularının içe kat etmelerine bağlı. Antonio Valencia’nın gözünün içine bakan takımın forvetleri bitiricilik konusunda iyiler ama iş ki topu ceza alanına sokmaları…  Atak futbol oynuyorlar diyebilir miyiz? Değişken. Agresif ve rakibi bozma konusunda ise iyiler. Bireysel göze çarpmalardan ziyade takım halinde hareket etmek konusunda pek sıkıntıları yok. Ne yazık ki bunu bireysel yetenekleri yüksek az sayıda oyuncu grubu ile yapınca fark yaratan takım olmaktan çok farkı kapatmaya çalışan takım kimliğine bürünüyorlar. Son 4 kupanın 3′üne katılıp bir 2. tur yapan ülkede beklenti ise yüksek.
takimin yildizi





Takımın yıldızı
Şüphe götürmez bir şekilde Manchester United forması giyen kanat oyuncusu Antonio Valencia. FIFA verilerine göre dünyanın en hızlı futbolcusu. Bu sezon İngiltere’de toplam 44 maç oynadı. Ada için çok iyi olmasa da Dünya Kupası öncesi tamamen hazır olması açısından yeterli bir rakam diyebiliriz. Takımın atağa kalkışlarında çok önemli bir role sahip. Kendisini hem sağ hem de sol kanatta değerlendiren hocasını mahcup etmesi zor. Tamamlayıcısı sağ bek Paredes’in de gününde olması halinde yeni bir ikinci tur sevinci yaşatabilir.
Gözler onda
gozler ondaBir futbolcu düşünün henüz 25 yaşında; Basel, Sporting, Malaga, Levante, Lokomotiv Moskova ve Manchester City’de oynamış olsun; evet ilk aklınıza Oğuz Atay’ın meşhur kitabına da adını veren ‘tutunamayan’ sıfatı gelse deFelipe Caicedo bir istisna. El Cezire forması giyen forvet işini çok iyi yapıyor. Elemelerde 6 gol atarak büyük katkı sağladı. Partneri değişse de onun yeri ve görevi sabit; gol atmak. Ceza alanı içerisinde tutulması zor, güçlü ve son vuruşları yüksek bir isim. Kupa sonrası yeniden bir Avrupa, hatta Türkiye transferi yapabilir.
Teknik direktör
teknik direktorDaha önce Kolombiya ve Honduras ile Dünya Kupası tecrübesi yaşayan Reinaldo Rueda, iki takıma da dikkat çeken futbol sergiletti. Akademik olarak Beden Eğitimi profesörü olan Rueda’nın takımları fiziksel sorun yaşamıyor ancak yetenek, akademik olarak aktarılabilecek bir şey değil… Bu açıdan Ekvador ile bir yetenek handikapı olsa da Valencia, Caicedo ve Montero gibi göze batan isimlere güveniyor. Atak, agresif, dinamik ve hırçın futbolu takımına aşılayan Rueda, birçok Güney Amerikalı gibi 4-4-2 taktiğini başarıyla uygulayan isimlerden.
HONDURAS
Üst üste ikinci, toplamda üçüncü kez Dünya Kupası’na gitmeyi başaran Honduras, Fransa, İsviçre ve Ekvator’un bulunduğu E Grubu’nda en güçsüz takım olarak göze çarpıyor...

Goalkeepers: Noel Valladares (Olimpia), Donis Escober (Olimpia), Luis Lopez (Real Espana). Defenders: Brayan Beckeles (Olimpia), Arnold Peralta (Rangers), Emilio Izaguirre (Celtic), Juan Carlos Garcia (Wigan), Maynor Figueroa (Hull), Victor Bernardez (San Jose Earthquakes), Osman Chavez (Qingdao Jonoon), Juan Pablo Montes (Motagua). Midfielders: Luis Garrido (Olimpia), Roger Espinoza (Wigan), Jorge Claros (Motagua), Wilson Palacios (Stoke), Oscar Boniek Garcia (Houston Dynamo), Andy Najar (Anderlecht), Mario Martinez (Real Espana), Marvin Chavez (Colorado Rapids). Forwards: Jerry Bengtson (New England Revolution), Jerry Palacios (Alajuelense), Carlo Costly (Real Espana), Rony Martinez (Real Sociedad)
Kaleciler: Noel Valladares (Olimpia), Donis Escober (Olimpia), Luis Lopez (Real Espana).
Savunmacılar: Brayan Beckeles (Olimpia), Arnold Peralta (Rangers), Emilio Izaguirre (Celtic), Juan Carlos Garcia (Wigan), Maynor Figueroa (Hull), Victor Bernardez (San Jose Earthquakes), Osman Chavez (Qingdao Jonoon), Juan Pablo Montes (Motagua).
Orta sahalar: Luis Garrido (Olimpia), Roger Espinoza (Wigan), Jorge Claros (Motagua), Wilson Palacios (Stoke), Oscar Boniek Garcia (Houston Dynamo), Andy Najar (Anderlecht), Mario Martinez (Real Espana), Marvin Chavez (Colorado Rapids).
Forvetler: Jerry Bengtson (New England Revolution), Jerry Palacios (Alajuelense), Carlo Costly (Real Espana), Rony Martinez (Real Sociedad)
Fransa, İsviçre ve Ekvator’la aynı grupta yer alan mavi-beyazlı ekip rakiplerinin hızlı oyuncularına karşı büyük sorunlar yaşayacak. Çağ futbolunun süratini henüz kendilerini adapte edemediler. Fiziksel olarak iyi görüntüye sahip oyuncuları topsuz alanda ağır. Savunmaları arkalarına atılan topa yapmaları gereken ilk hamlelerde aksıyor. Honduras çift forvetten vazgeçmeyen ekiplerden birisi. 4-4-2’nin hemen her türlüsünü oynayabiliyorlar ve rakibe ‘baklava’ dizilimi ya da set halini seçiyorlar. Hücumlarını hızlı kanatlarının üzerine kuruyorlar. Son tercih konusunda eksikleri olan takım bunu kapattı. Defanstaki oyuncuları ağırlıkları ile teknik heyeti tedirgin ediyor. Bunun tam aksine Celtic forması giyen sol bek Emilio Izaguirre başarılı bindirmeleri ile takımının kontrataklarını canlandırıyor. Özellikle Fransa ve İsviçre gibi takımlara karşı kapanacakları ve çift ön liberolu oynayacakları düşünülürse Izaguirre’nin bindirmeleri büyük önem kazanacak. Teknik patron Luis Suarez de Celticli oyuncunun çıkışlarına özgürlük tanıyor. Suarez ayrıca Espinoza ve Palacios gibi oyunculara saha içi serbestliği de tanıyor. Bu takımın hücum karakterini olumlu yönde etkilerden saha içi disiplininde kopuşlara da neden oluyor.
takimin yildizi
Takımın yıldızı
Hücum oynama gerekliği bulunmayan ancak gol atma ihtiyacını da oyunun doğası gereği hisseden takımların atak beklere sahip olmaları elzemdir. Honduras da Emilio Izaguirre gibi bir silaha sahip. Celtic forması giyen 28 yaşındaki oyuncu bu sezonu İskoçya’da tam 13 asist ile tamamladı. Süratli, teknik, adrese teslim paslara sahip. Şutları zayıf ancak oyun zekası yüksek olduğu için tercihlerini doğru yapıyor. Soldan sıklıkla gidip gelmesi hem rakibin sağ kanadını yıpratıyor hem de hücum atraksiyonlarının süresini azamide tutuyor. Izaguirre Honduras’ın gollerinde imzası olması en yüksek isim…
Gözler onda
Costa Rica v Honduras - 2013 CONCACAF Gold CupBelçika takımları Kuzey, Güney Amerika ya da Afrikalı bir oyuncu transfer ediyorsa o isme dikkat etmek lazım. Bunlardan birisi de Andy Najar. Anderlecht’in DC United’dan aldığı Najar, henüz 21 yaşında. Orta sahanın sağında oynayan Najar, ortada ve hatta solda da değerlendirilebiliyor. Kısa boyunu sürati ile taçlandıran futbolcu kendini oyun içerisinde unutturarak rakibin arkasına sarkmayı seviyor. Bu işi yapmadığı zaman ise kıvrak bilekleri ile çalım atmayı, dikine ya da ters kanada doğru ilerlemeyi tercih ediyor. Geriden gelip top aldığında uzun pas denemesi ise diğer özelliklerine göre düşük.
Teknik direktör
teknik direktorOyuncuları Luis Fernandez Suarez’i “Bizlere bir baba gibi davranıyor. Aynı zamanda disiplini de elden bırakmıyor” ifadelerini kullanıyor. Honduras’ın zor bir grupta olduğunun bilincinde ancak elindeki oyuncuları gruplarda en iyi şekilde kullandı. Savunmadaki yavaşlığı bilen Suarez bu açığı hızlı bek kademeleri ile kapatmaya çalışıyor. Başarırsa önemli bir iş olur… ABD pasaportu da bulunan Andy Najar’ın Honduras’ı seçmesini sağlayarak ülkenin geleceği adına da önemli bir işe imza attı. Takımını gruptan çıkarması halinde ise bir mucizeye imza atacaktır.

0 yorum:

Yorum Gönder